İsviçre’de Yazarlar

16 Mayıs 2004, Pazar.

İsviçre’ye ilk geliş. Trenle Cenevre. Bana yön verip etkileyen öğeler başta, Lozan Konferansı’nın gerçekleştiği Ouchy (Uşi) Şatosu ve Ouchy Sahili yani Leman Gölü kıyısı. Karşıda Mont Blanc Dağı.

Elimde küçük bir kitapçık: "Lenin Cenevre’de.” Hukuk öğrencisi oğlum Barış’la kitaptan iz sürerek, eski kente dek yürüdük. Tam o sırada, karşımıza J.-J. Rousseau’nun doğduğu ev çıkmasın mı...

Daha sonra Cenevre Kitaplığı’nı aradık. Lenin’in bir "İsviçre saati” düzeni içinde gittiği ve içinde çalıştığı kitaplık. Lenin Cenevre’de ilk kez 1895’te, sonra 1900’de, daha sonra da 1903 ile 1905 arasında ve son olarak da 1908’de, yani toplam dört yıl bulunuyor. Bir Adım İleri / İki Adım Geri’yi burada yazmış (1904).

Bu arada ben Suat Derviş’i( Ankara Mahpusu) okuyorum.

30 MayısBirkaç gündür, J.J.Rousseau’nun "Akademi’ye Cevap”ını yeniden okuyorum. Bu kitapçığı, nice zaman önce, 1958’de satın almışım.

Mayıs sonundan ekim sonuna

İstanbul’da, kitaplığımdaki tüm Dürrenmatt ciltlerini toparladım. Üç oyun, iki polisiye roman, bir de uzun öykü. Yeni bir kitap: Gözlemleri Gözlemleyenin Gözlemi. Sonra da, Can Yayınları’ndan Duruşma Gecesi. Ve bu arada, Yakup Kadri’nin "Bern Anıları” (Zoraki Diplomat).

Öte yandan ekim ayı içinde de, YKY Kitaplığı’ndan ödünç olarak Selahattin Batu’nun İsviçre Günleri kitabını yanıma aldım.

16 Kasım. Zürih’te, "Thomas Mann Arşivi”ni ziyaret edemeden dönüyor oluşuma üzülüyorum. Batu, kitabında, "İnsanı sevmiyor Batılı” demiş.
 
1 Aralık. Alman Orkestra Şefi Wilhelm Furtwangler’in ölümünün ellinci yıldönümü: 30 Kasım 1954. Otuz altı yaşında Berlin Filarmoni’nin başına geliyor. Aynı zamanda, "Defterler, 1924-54” yapıtının yazarı. Savaş döneminde Almanya’daymış, yurtdışına çıkmıyor.

21 Aralık. Dürrenmatt’ın Yaşlı Kadın’ını bitirdim. Olay, Ins istasyonunda yani, gerçekten Güllen kentinde geçiyormuş.

Nisan’da, yazdığım ilk "Dürrenmatt” yazısını bitirdim. Yarın, Cenevre Kitap Fuarı. Raymond Chandler’den "Yağmur Altında Bir Kaatil”.

Lozan, Cenevre Sokağı. Fnac Kitabevi. Durrenmatt’tan kitap arıyorum. Ancak La Justice’i (Adalet) alabildim. Buna karşılık, Val Pagaille’ı alamadım.

Mayıs’ta da, Fribourg’dan da La Promesse (Vaat)’i satın alacağım.

4 Haziran. Stefan Zweig’ın Anılar ve Karşılaşmalar kitabı. Almancadan Fransızcaya A. Hella çevirmiş. Birkaç gün sonra, yani cumartesi günü de, Dürrenmatt’ın La Promesse’ini bitirdim. Bu kitabın Amerikalılar filmini çevirmişler; Türkçede "Yemin” adı verilmiş.

İstanbul’a göndermek üzere "Fuar Kitapları” yazısını yazmayı sürdürüyorum. Bu arada Dürrenmatt’ın "Adalet’ini okumayı ve yer yer notlar almayı da.

8 Haziran, Lozan. Ramuz’nün evini ziyaret edeceğim. Evin cephesine asılmış mermer levhada, "1930’dan 1947’ye dek ozan Ramuz bu evde oturdu” yazılı. Üç taş basamakla çıkılan ev, yandan Leman Gölü’nü görüyor.

Birkaç kitap: Simenon’dan Gizemli Yıllar (1940-45), Koestler’den Ödün Vermeyen Kişi; G.Steiner’den Tolstoy ve Dostoyevski. Bir de, Mussolini dönemini yansıtan bir polisiye: Yasak Soruşturma. Barış da, bu arada, sınavlar sonunda, Jack London’ın Açlar Ordusu’nu okuyor.

Kullanılmış eşya pazarından Vercors’un Denizin Susuşu isimli kitabını satın aldım. Çoktadır bu kitabı okumak istiyordum.

Kasım. Fribourg. Kitapçı Albert Le Grand. Dürrenmatt’a ilişkin bir kitap aldım. Ramuz’nün ilk iki cildini karıştırdım ve notlar aldım.

Yakup Kadri’nin İsviçre’ye ilk gelişi, 1916’ya doğruymuş; tam doksan yıl önce.
 
Yine Fribourg’da, aynı kitapçıdan Malraux’nun ünlü Batı Ayartması’nı (Tentation de l’Occident) aldım.

Yılın son günleri. Vevey’deyim. İtiraflar yardımıyla, J.J. Rousseau’nun kaldığı oteli ve gittiği lokantayı saptadım.

Bu arada, Montreux’de, yine Payot Kitabevi’nde Exupéry’nin Carnet-I’ne rastlamayayım mı? 14 frank. Yanında bir de, Bir Tutsağa Mektuplar var.

Soleur, mayıs sonu. Üç gün süren "28. Edebiyat Günleri”. 8500 kişi ve 64 yazar katılmış. Son gün iki kitap aldım: "Malraux” ve "Saint-Exupéry”."Hangi kitaplar, anıların dışında, yazılmaya değer ki?” diyor Malraux. Gerçekten, anılar en az 500 yıllık bir yazı türü.

Lozan’da bir gazete: Tribune de Geneve. Ünlü yazar Stendhal’in Parma Manastırı isimli romanını tefrika ediyor.

Haziran bitmek üzere. Interlaken kasabasında, Schiller’in unutulmaz Guillaume Tell oyununun 1230. temsiliyle "G. Tell Oyunları” mevsimi açılmış. Meğer böyle bir gelenek, ta 1912 yılı yazından beri süregeliyormuş.

Cenevre. Ağustos ortası. J.J.Rousseau Adası’nı dolaştık. Dostoyevski’nin bir süre oturduğu, köşe başındaki (16 numara) beş katlı ayrık nizam binayı gördük. Cephesinde, sıradan bir levha: "Yaşadı ve çalıştı.” Sanki alay ediyorlar.

Aralık. Yahya Kemal ve İsviçre. Yahya Kemal’in şiirleri içinde adı geçen "Altor Şehrinde” isimli şiir, herhalde Wilhelm Tell ile ilgili olmalı. Zaten buradaki Altor kenti de, Altdorf olacak (Kendi Gök Kubbemiz, s. 159).

(*) İsviçre Kahvehaneleri, Uğur Kökden, Eksik Parça Yayınları, 2017.

Attila Tokatlı’dan “Entelektüel Aşk”  Besim Dalgıç     94
Veçhelerin Farkına Dair Monolog  Taner Gülen    94